10 Haziran 2025 Salı

Horoz Kendini Güneş Sandı

 


Bir horoz vardı dam üstünde,
Her sabah öterdi yüksekten, küstahça,
Sanırdı ki ötüşüyle doğar Güneş,
Oysa Güneş doğardı kendi başına…

Kıvırırdı tüylerini herkesin önünde,
“Ben varsam güvendesiniz” derdi,
“Ben gidersem çöker bu alem,”
Bir taşla devrilecek tahtını bilmezdi...

Kibrin sarhoşluğunda titretirken halkı,
Korkuyu umut diye pazarlardı,
“Ben varsam gece girilmez evinize,”
Ama karanlığı bizzat o yayardı...

Bir gün sabah  unuttu ötmeyi

Güneş doğdu, ışık yine aktı,
Halk anladı, o horoz sadece bir sesmiş,
Gerçek kudret gökteymiş, haktaymış...

Öttükçe kendini sanırdı rab,
Bir yandan çalar bir yandan yerdi,
“Ben olmazsam bu diyar yanar” derdi,
Oysa odunları hep o taşırdı...

Postuna bürünmüş kartal havasıyla,
Kümesi saray, tavukları kul sandı,
Korkuttu, susturdu, yoldu tüyleri,
Gururla seyrederken boş bir yanda...

Dedik ki: Ey horoz, bu halk tavuğun değil,
Ne öttüğünle başlar gün, ne sustuğunla biter,
Korku ekenin sonu hep aynıdır:
Ya tencerede haşlanır ya unutulur gider...

İlmek ilmek ördüğün kibir gömleğini
Bir sabah güneşle soyacaklar,
Öyle yüksekten bakma toprağa,
Gömüleceğin yer orası sonunda...

Ey kendini merkez sanan korku tüccarı,
Ey “ben gidersem tufan” diyen ilahlık çakması,
Unutma! Gidenin ardından doğar yine sabah,
Ve herkes, sen sustuğun anda konuşmaya başlar...

Bahadır Hataylı/10.06.2025/Sancaktepe/İST

Hiç yorum yok:

Hizmetin Gölgesinde İsraf Destanı

 Ey vaktiyle omzu geniş, yüreği mert memleketim, Yorgun düşmüş alnını okşarken anlıyorum ki; Biz ne bir milleti kaybettik bir gecede, Ne ...